Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy açılışta “Kültür-sanat merkezlerimizden müzelerimize, inşa ettiğimiz her yeni yapıtı tek bir hizmet başlığında sonlandırmadan, insanımızın verimli ve keyifli vakit geçirmek için tercih edeceği çok taraflı, çok fonksiyonlu ömür alanları olarak şekillendiriyoruz. Kütüphanelerimizi de tekrar bu bakış açısıyla projelendiriyoruz. Tamir, yenileme ve inşa sürecini eş vakitli yürüttüğümüz Rami Kışlası’nın eşsiz dönüşümünü mümkün kılan da bu anlayıştır. Burası her şeyden evvel eşsiz bir kütüphane. İstanbul’un en büyüğü. Oturma kapasitesi 4 bin 200 kişi, kitap kapasitesi ise 2,5 milyon. An prestijiyle koleksiyonunda 2 milyondan fazla kitap, dijital malzemeler ve başka yayınlar bulunuyor. Alımlarımız sürüyor, kapasitesinin tamamı dolacak” dedi.
Türkiye’nin en büyük Atatürk kitaplığını barındıran Atatürk İhtisas Kütüphanesinin de 20 binden fazla kaynak yapıtla, Rami Kütüphanesi’nde hizmet vermeye başlayacağını aktaran Ersoy, şöyle devam etti:
“Yakında bu sayı 30 bini geçecek. Kütüphane koleksiyonu, Atatürk’le ilgili yapıtların yanı sıra Türkiye Cumhuriyeti tarihi, Türk lisanı ve kültürüyle ilgili yapıtları de içeriyor. Vatandaşlarımız, Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumunun ilgili yayınlarını, ayrıyeten bu bahislerde yurt içinde ve dışında yayımlanmış farklı yapıtları bu kütüphanede bulabilir. Yüksek Kurumumuz bünyesinde basılmış 2 bin 608 yayının ihtisas kütüphanemizde yer alması ise bizim için farklı bir gurur vesilesidir. Olağan fazla kitap diye bir anlayışı da asla kabul etmiyoruz. Bu konuda kendimizle yarışmaktayız. Ayrıyeten yurt dışından da hem Gazi Mustafa Kemal’i bahis alan kitapları hem de ülkemizle ilgili basılan yapıtları koleksiyonumuza eklemeyi sürdürüyoruz.”
“7/24 AÇIK OLACAK”
Ersoy, kütüphanenin kapalı kullanım alanının 36 bin 257 metrekare, iç avlu peyzaj alanının ise yaklaşık 51 bin metrekare olduğunun altını çizerek, özgür çalışma salonları, bebek, çocuk ve gençlik kısımları, konferans, stant ve fuaye salonları, atölye ve aktiflik alanları, kafeterya, cami, bebek bakım odası ve öbür hayat alanlarıyla her gereksinimin düşünüldüğünü söyledi.
Kışlanın iç avlusunda, dünyanın en yeterli örneklerine misal bir millet bahçesi projesinin hayata geçirildiğini vurgulayan Ersoy, şöyle devam etti:
“Rami Kütüphanesi, İstanbul üzere 7/24 açık ve hayatın içinde olacak. Sunduğu imkanlardan bütün vatandaşlarımız en üst seviyede yararlanabilecek. Bu istisna eser engellilere, yaşlılara, özel ihtiyaçları olan bütün vatandaşlarımıza karşılık verecek donanımdadır. Son olarak şu çok kıymetli bilgiyi de sizlerle paylaşmak isterim. İstanbul Rami Kütüphanesi, 30 Aralık 2022’de Biosphere tarafından yerinde gerçekleştirilen kontrolde, Sürdürülebilirlik Sertifikası almaya hak kazanan ülkemizdeki birinci kurum olmuştur. Biosphere, ‘Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi’ tarafından akredite bir programdır. Bu sertifika, müdafaa, araştırma, irtibat ve stant alanlarında faaliyet gösteren kurumlar için tasarlanmış bir turizm sürdürülebilirlik sertifikasıdır. Dünyada İspanya dışında bu sertifikaya sahip kurumu olan tek ülke Türkiye olmuştur. Malumunuz olduğu üzere, ‘Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı’nı hazırlayarak, memleketler arası seviyede tescilini aldık. Dünyada böylesine kapsamlı bir çalışmayı yapan birinci ülke olarak bunun meyvelerini toplamaya başlıyoruz.”
Mehmet Nuri Ersoy, Rami Kütüphanesi’nin İstanbul’un en büyüğü ve Avrupa’nın sayılı kütüphanelerinden biri olduğuna vurgu yaparak, şöyle konuştu:
“Hedefimiz ‘Cumhuriyetimizin 100. Yılında 100 Yeni Kütüphane’ açmaktır. Bu maksada ilerleyecek ve inşallah ulaşacağız. Ben Rami Kütüphanesinin İstanbul ve İstanbullular başta olmak üzere ülkemize ve milletimize güzel olmasını diliyorum. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğümüze, Atatürk Kültür, Lisan ve Tarih Yüksek Kurumumuza, başta kıymetli mimarlarımız Han Tümertekin ve Mehmet Cemil Aktaş olmak üzere onarım, renovasyon ve inşaat çalışmalarından teşhir ve tanzim işlerine kadar bu saygın yapıta emek ve takviye veren herkese, yüklenici firmamıza farklı ayrı teşekkür ediyorum.” (AA)